29 Kasım 2012 Perşembe

........

Biriken kozalaklarım bir çantanın içinde bekliyor. ne olacaklarını  merak ediyorlar ama ne yapacağıma karar veremiyorum. her boydan kozalak var.. Bize yakın ucuzlukçuda bu küçük seramikleri görünce iki adet aldım.  sonuçta böyle bir şey oldu. Yeni yılda evin bir yerinde bize eşlik edecekler..





Şimdilik böyle bize Ankara yolları göründü yarın sabah erkenden yollardayız. Kızımın baharda olacak düğünü  için düğün yerini dünürlerimle ayarlayıp geleceğiz. Hoşçakalın :)








27 Kasım 2012 Salı

Kırlentlerim..


Yeni yıl için iki adet kırmızı kırlentlerim olsun istedim. Bir kaç gündür akşamları bunları örüyorum. yukarı köşelerine  ponpon yapmak istiyorum. Arkasına da ekoseli bir kumaş dikersem güzel olur herhalde.. ama yeni yıl sonrası nerede duracağı belli değil  çünkü ona uyum sağlayan evde bir renk yok. Galiba yeni bir yıla kadar dolapta bekleyecek.. Boş durmak yok  kendi çapımda bir şeyler üretiyorum.   Arkadaşlarımla ayda bir toplanıyoruz  bugün sıra  bendeydi eski anıları tazeleyip neşelendik ama resim çekmeyi unutmuşum. şimdi örgüye devam...






Hoşçakalın ...

25 Kasım 2012 Pazar

Mutlu pazarlar..



Günaydın!  Sabah kalktığımızda her gün aynı şeyleri yemek sıkıcı oluyor. omlet mi yapsak, fırından poğaçalar mı alsak, dışarı mı kahvaltıya gitsek, yoksa evde biri olsa da her gün ayrı bir şeyler hazırlasa iyi olmazmıydı. belki o da sıkılırdı benim gibi maymun iştahlıya ne hazırlayacağını kara  kara düşünürdü :)  mutfağı çok seven biri değilim. yaşamak için yiyenlerdenim ama yediğim şeyin lezzetine de önem veririm. Bu isteksizliğe rağmen yemeklerimin de leziz olduğu söylenir. ama ben mutfak aksesuarlarını daha çok seviyorum. mutfak içinde ne yaparsan yap vitrin gibi duran bir yer olmalı ben öyle görmek istiyorum. Galiba bana katya lazım :))

 Ruşen arkadaşımın yaptığı dip soslar çok hoşuma gidiyordu. hadi bugün de bunu deneyelim yapalım dedim.

4adet domates, 2 adet biberi rondadan geçirdim. içine tulum peyniri ceviz, taze nane, maydonoz hafif acı pul biber biraz da zeytinyağı karıştırdım. kızartılmış ekmekleri biraz reçel  ve balla takviyeleyip  bu sabahki kahvaltıyı bitirdik.

Mutlu pazarlar:)

23 Kasım 2012 Cuma

.....


Yağmurlu ve güneşsiz bir günün akşamını nerede geçirdiğimiz resimlerden belli oluyordur..Gündüz mudodan gelen  telefonla gitmeye karar verdik ama gitmemiz akşamı buldu..Akşamları da migros avm bir başka, sakin ve ışıl ışıldı.


Noel baba çok güzeldi ama fiyatı tuzlu geldi..


 Bu kapağı kuşlu kavanozların  küçük boyundan geçenlerde almak istemiştik ama istediğimiz sayıda yoktu, depodan bugün geldiği için arandık ve onları almaya gittik. Kuşlar üzerinde çok sevimli duruyor. Kızım mutfakta bakliyat koymak için kullanacak.


Bu çerezliklerden de aldık..



Yastıklar çok şirindi ama ben keçeden yapılmış şeylere  dokunamıyorum. İçim ürperiyor {ya evde yoksan :))  }

İyi geceler..Renkli rüyalar..

16 Kasım 2012 Cuma

Yine ripple..

Havalar çok güzel gidiyor. Yürüyüş yapmak için çıktığımızda kendimizi Cumhuriyet Meydanında buluyoruz. Tabi ki  evde meyveleri sıkmaya üşenen ben hemen meyve suyu sıkanların önündeyiz.  Birer bardak  nar suyunu  ve yanına da sıcak bir simit alıp banklara oturup  sokak manzaralarına karışıyoruz. Yanımıza oturan bu turist ailede açık hava restorantından bizim  menüden almışlardı :))





Gezmekten yorgun düşmüş bu bey kendini çimlere atıp uykuya geçmişti..


Önümüzde gitar çalan gencin  müziği ve sesi çok güzeldi. 



Neyse dönüş yolunda yüncüye girdik. Geçen yıl kendime  ripple battaniye örmüştüm ya  bu kez kızıma örmeye başladım. Kış geceleri uzun olduğundan dizilere bakarken yavaş yavaş örülecek..



Mutlu haftasonları :)

12 Kasım 2012 Pazartesi

Bir pazar günü


Migros avm bu sene erkenden yılbaşına hazırlanmış. İç süslemelerde geçen yılki süsleri aynen bu sene de asmışlar. Değişiklik olmadığından pek hoşuma gittiğini söyleyemeyeceğim. galiba bizim Migros tasarruf yapıyor. Boyner de yılbaşı süslerin çıkarmış  ne bu acelecilik yeni yıla girmek için anlamadım. Süsler çok güzeldi o mumların güzelliğinden yakmaya kıyamazdım. Öyle mumlarım var her sene çıkıyor ama yakılmadan tekrar ertesi seneye kalıyorlar..



Bu minik koltuklar çok sevimli duruyordu..






Bu servis örtüsünün rengine işine bayıldım ama kızım evdeki servisleri hatırlatınca kendimi frenledim.
Yinede kısmet :)





Ben bunları çok sevdim ama alsam evde nereye koyacağım diye düşündüm..




Neyse bir pazarımız Migros kasasında arka sıramda bekleyen kadının yüksek sesle çalan telefon melodisiyle ile son buldu :) Aslında şarkıyı sevdim ama arkamdan bir anda "söyler misin?" diye nakarat bölümü girince irkildim açıkçası. Sonrasında kendimi gülmemek için zor tuttum...  cep telefonlarımızda daha telefonvari melodiler duymak istiyorum.

Ve şarkımız Hazan nedir'di. dinlemek için tık tık lütfen...

Neyse, siz bu şarkıyı dinlerken ben aile hekimimi ziyarette olacağım. Bakalım kahramanımızı orada ne maceralar bekliyor? :) Haydi hoşçakalın.

10 Kasım 2012 Cumartesi

Atam...


Sadece 10 Kasım' da değil daima kalbimizdesin...

8 Kasım 2012 Perşembe

....


Bugün sabah çok mutlu uyandığımı söyleyemeyeceğim. Uyandığımda yağmurlu kasvetli bir hava vardı ama yağmuru da artık seviyorum. Alt kattaki komşumun izlediği Müge Anlı'nın sunduğu programın sesi bizim evi inletiyor. Şöyle bir balkona çıkıp etrafa bakındıktan sonra nedir bu komşunun izlediği programın konusu diye tv açtığımda ekranda bu üçlüyü ve altında bu yazıyı gördüm. Hay Allah'ım bir insan bu kadar mı meraklı olur bu programa, her sabah bunu izliyorlar. Çok seviyorlar her nedense cinayet ve tecavüz konulu programları. Bu eve ilk taşındığımız zamanlarda da sabahlara kadar tartışmalı, bağırmalı çağırmalı tartışma programlarını seyrederdi zaten.. Neyse ki onlar bitti gitti. Geçen senelerde bu program sabahın köründeydi. O zaman aynen bugünkü yüksek seslerle uyanıyordum.  Bir kaç kez ikaz ettikten sonra özür dileyip tvnin sesini kısmışlardı ama çocuk gibi arada yine yapıyorlar. Neyse bu sene biraz daha geç saatte başlıyor. Bu programı hiç izlemedim, yüreğim dayanmaz böyle acımasızca yapılan cinayet ve tecavüz olaylarına izlemeye..

7 Kasım 2012 Çarşamba

Havlu delisi

Bugün sevgili Ayu'nun yazısıyla gaza gelip evde işlerimi ayarlayıp soluğu Teracity avmde aldım. avmin iç dekorları yılbaşına erkenden hazırlanmış. hatta Zara Home yeni yıl konseptlerini sıralamış. Bazı mağazalar kışlık ürünlerin üzerine indirim etiketini bile yazmışlar, görmeyeli avmlere bi haller olmuş. Kış ne zaman geldi anlamadım.



English Home'a girip dolaşırken %25 indirim standında havluları görünce beğendiğim kuşlu havludan almak istedim ama o da ne! Rus bir bayan görevliyle beraber koca standı yüklenmiş gidiyor. Kocası bir yandan homudanıyor, ben bir yandan. Birazını bıraksaydı hem ben hem de kocası çok sevinecektik :)) Ama olmadı. Başka yerleri gezerken benim beğendiğim bu kuşlu havluyu alakasız bir yerde buldum, resmen saklamışlar. Buldum, aldım almasına ama eşini ve küçüklerini başka English Home'larda arayacağım. Kendimi havlu delisi zannederdim, meğer benden delileri de varmış, o ne kadar havluydu ya!


Şimdi ayaklarımı uzatıp, yanıma çerez tabağını alıp, Muhteşem Yüzyıl izleme vakti. Hoşçakalın :)

6 Kasım 2012 Salı

Çiçeklerim..


Bundan önceki yazımda  Evimin dekoratörü Esin arkadaşım kaktüsü göremediğini yorumunda yazmıştı. Kaktüs oğluşun odasında bakımı ona ait olduğu için ona bıraktım. Kaktüsün resmini çekerken mutfak için aldığım resmini çekmeyi unuttuğum çiçeklerimi de küsmesin diye onları da yayınladım. isimlerini bilmiyorum. üstlerinde yazıyordu ama dikkat etmemişim. Bunlarda mutfak tezgahını  köşesini renklerdi. Çiçekleri seviyorum ama yazın  sıcak olunca evde çok güneş alınca Mayıs ayında hepsi evi terk ediyor.

Hoşçakalın..

4 Kasım 2012 Pazar

Oradan, buradan.

 Hava çok güzeldi. Öğleden sonra biraz yürüyüş, biraz kaleiçi, biraz denizi seyretme..




 Bauhaus açılmıştı. Güzel bir yer  beğendim. hadi birazda orada gezmeler..Çiçekleri görünce dayanamayıp çiçeklendik. Oğluş bilgisayarının yanına kendi gibi  tombik  bir kaktüs aldı, kendisi bakacakmış.



Mutlu haftalar :)